Fonda 'Fikrimin İnce Gülü' Çalıyor..
Fonda 'Fikrimin İnce Gülü' çalıyor..
Güzel bir güne başlamıştım.Hava yazdan kalma , hafifçe esen rüzgarda 'aşık ol' diye fısıldıyordu kulağıma.Tam anlamıyla mükemmel bir güne uyanmıştım..
Böyle güzel bir günün akşamında evde duramazdım herhalde. Hadi kopalım dedim ve eğlenmeye gittim.Geçmişte yaşadıklarım birileriyle göz göze gelmemem gerektiğini öğretmişti bana.Ama renkli gözlülere karşı zaafım olduğunu öğretmemiş.Fonda 'Ankara havası' çalıyor ve çocuk güzel diyemem hatta kötü oynuyor ama gözlerimi ondan alamıyorum. Gözleri şahin gözü gibi masmavi. Oynarken arada bir yüzüme gülümsüyor o gülümsedikçe bana bir şeyler oluyor. Gece bitmesin zaman dursun diye dua ediyorum.. Zaten çocuğu gördüğüm an düğünde giyeceğim gelinliğin modelini bile düşünmüştüm.O gülümsedikçe düğünümüzü hayal ediyorum biz dans ediyoruz ve fonda 'Fikrimin İnce Gülü' çalıyor ben gelinlikle bir melek gibiyim oda beyaz atlı prensim.. Kendime gelmem bir kaç saniyeyi buldu galiba bir baktım çocuğun karşısında oynuyorum biz omuz falan vuruyoruz 'oh tamam ' dedim oldu bu iş düğünümüzde de oynarız böyle sanki böyle üç beş yıllık sevgilim okulların bitmesini bekliyoruz evlenmek için..
Kendime gelmem için potpori çalması yeterli oldu.Eğlence bitti ben hemen bir sigara yaktım cool takılıyorum sözde.Az önce çocukla karşılıklı döktüren de ben değildim zaten. Hiç bitmesin diye dua ettiğim gece bitiyor ve ben kül kedisine dönüşüyorum.Eve geldim ev meclisini toplayıp anlatmasam olmaz tabi ki.Kendimi bir ağırdan satıyorum fena değildi çocuk falan aman olursa olur.. Lan az önce düğünümüzü bile yaptım çocukla neyi çaktırmıyorsam. Kızlar hemen kaptırdığımı düşünmesinler diye daha ne kadar kaptırabilirdim acaba. Bir sigara yakmaya kalmıyor telefonumun mesaj sesi ötüyor hopp facebooktan bir arkadaşlık isteği.Ben heyecandan geberiyorum internette benim inadıma bir nazlı girmek bilmiyor sayfaya. Başka bir çocuk eklemiş ama bu gece oda ordaydı neyse vardır bir hayır deyip kabul ettim. Beş dakika geçmeden yanlış anlaşılmak istemem aynı vakıftayız bu gece orda olan herkesi ekledim yazmış. Tabi tabi öyledir hep zaten neyse cooluğumu bozmadım tabi ki sorun yok yazdım. Fotograflarına bakayım dedim ama yani şeytan dürttü yoksa banane elin oğlunun fotolarından. Bir de benimkiyle beraberdi onuda bulurum umuduyla .ha bir de o kadar göbek attık omuz vurduk artık 'benimki' .Ve bingo fotografların çoğunda benimki de var . İsminide öğrendim ama hayatta eklemem o ekliycek kural böyle. Zaten bu çocuk beni niye eklemiş söyle benimki eklesin sinirleniyorum da yavaştan.Neyse bir kaç tane daha baktım sıkıldım. Sabaha kadar onu mu düşüneyim.Tabi ki hayır yattım uyudum.
Ertesi gün dünkü kadar güzel bir hava yoktu hava basık bulutlar griye çalıyordu.Yatağım yat zıbar diye bağırıyordu sanki.Akşamı unutmuştum, ne olduysa iki göbek attık altı üstü.Çıktım evden dolmuş bekliyorum oda benim inadıma gelmek bilmiyor.Cinnet geçireceğim yani o an çantamı ,montumu fırlatıp oturup ayaklarımı yere vura vura ağlayacağım o derece sinirliyim. Kulaklarımdan duman çıkıyor .Sağa sola sallanıyorum Allahım bir şeyler oluyor bana yine fonda 'Fikrimin İnce Gülü' çalıyor, evet evet benimki geliyor .Akşam düğünümüzde dans ettiğim ay pardon cafe de göbek attığım şahin gözlüm geliyor..Kesin selam vericek ben cool tavırlar sergiliyorum o an ingiltere kraliçesi halt etmiş yanımda öyle coolum.Yüzüne falan bakıyorum ama yok çocuk kafasını kaldırmıyor. Pişt hop baksana yok bakmıyor.En iyisi öksüreyim boğazımı parçalıyorum, kulağında kulaklık var duymuyor.Bastı gitti çocuk.O an yıllardır çıktığım çocuğun beni ortada bırakıp gitmesi gibi bir his yaşadım hatta tam anlamıyla 'Göt Gibi Kaldım'.Bundan sonra sen bana baksan ben bakar mıyım sana ...
Neyse Nasip,kısmet böyle şeyler o beni kaybetti. Özgüven tavan her zaman olduğu gibi...